7 Mayıs 2006 Pazar

Güvercin Gerdanlığı: Sevgiye ve Sevenlere Dair

Güvercin Gerdanlığı: Sevgiye ve Sevenlere Dair
İbn Hazm (İnsan Yayınları, İstanbul, 1998)


İnsanlar aşkın mahiyeti üzerinde tam anlamıyla anlaşamadılar. Üzerinde çok kafa yordular ve uzun incelemeler yaptılar. Benim düşünceme göre aşk ruhların çeşitli yaratıklar arasında bölünmüş parçalarının birleştirilmesidir. Bu birleşme onların en yüksek temel öğelerinden meydana gelir. (s.74)

...bütün bu sevgi türlerinin nedenleri yok olunca kendileri de yok olur. Nedenleri artınca sevgiler de artar; nedenler küçülünce sevgiler de küçülür; nedenler yaklaştıkça sevgiler de sığlaşır ve yoğunlaşır. Nedenler uzaklaştıkça sevgiler de çözülür ve dağılır. Ruhu kucaklayan gerçek sevgi bu kuralın dışındadır kuskusuz. Bu tur sevgi ancak ölümle sona erebilir...(s.76)

...böylelikle nice cimriler cömert, nice kaba insanlar da kibar ve ince, nice bilgisizler bilgili ve kültürlü, nice korkaklar cesur ve şecaatli, nice nahoşlar nazik, nice düşük kimseler güzel oldular...(s.82)

Allah seni üstün kilsin! Bilesin ki aşkın insanlar üzerinde etkin bir gücü, keskin bir egemenliği, yadsınamaz bir otoritesi, karşı konulamaz kuralları, çürümeyen nüfuzu, önüne geçilmez bir baskısı, kısacası mutlak bir hakimiyeti vardır. En sağlam şekilde kurulmuş bağları, en sıkı düğümlenmiş düğümleri çözer; katılıkları eritir, sağlamları sarsar; yüreğin üstüne konar; yasak olanı serbest eder...(s.99)

Aşkta meydana gelen şaşılacak durumlardan birisi de sevenin sevgilisine boyun eğmesidir. Aşık, kendi şahsiyetini karakterini sevdiğinin karakterine zorla bağlar. Nice hırçın, söz anlamaz,, dik kafalı, inatçı, gururlu, huysuz kimseler aşk rüzgarlarını içlerine çeker çekmez aşk denizine daldılar, içinde dolaştılar. Bükülmez huyları yumuşadı, zorlukları kolaylaştı; keskin bıçakları köreldi; kibirleri alçakgönüllülüğe dönüştü... (s.115)

Aşkta arzu edilebilecek şeylerden birisi de, Yüce Allah’ın insana samimi, hoş sözlü, itibarlı, giriştiği işi en iyi şekilde yapan, yaptığını dikkat ve güzellikle takip eden, konuşması dokunaklı, keskin zekalı, bilgili, az muhalefet eden, yardımsever, çok sabırlı, çok yönlü, onurlu, gönül alan, dostluğunda sadık, dostuyla iyi geçinen, karakterli, ahlakı övülen, haksızlıktan uzak, her an hizmete hazır, somurtkanlıktan nefret eden, güzel huylu, gizli kini olmayan, derin düşünceli, dostunun isteklerine koşan, ahlakı güzel, kanı temiz, cömert, sır tutan, çok iyiliksever, güvenilir, ihanet etmeyen, ruhu temiz, olgun, derin hisli, keskin kavrayışlı, imdada koşan, dostunu korumasını bilen, vefalı, ılımlı, oturaklı, her zaman öğüt vermeye hazır, sevgiyi diri tutmaya çalışan, kolay uzlaştırıcı, arabulucu, inancı sağlam, sözlerinde samimi, açık kalpli, kanık, saygın, soylu, gönlü geniş, gözü doygun, sabrı ve samimiyeti seven, ayrılık bilmeyen, kendisinde dostunun acılarını dindirmesini bilen, dostuyla içli dışlı ve sırrına ortak olan, kısacası her şeyini onunla paylaşan bir dost vermesidir. Kişi onda en büyük rahatlığı bulur...(s.122)

Aşkın görünümlerinden biri de sevgililerin birbirine kavuşmasıdır. Bu büyük zevk, çok tatlı bir dönem, yüksek bir derece, şafaktan doğan bir mutluluktur. Daha doğrusu; ama nasıl söylesem, diriliştir, yüce varoluştur, sürekli sevinçtir, Allah’ın büyük bir bağısıdır. Eğer bu dünya üzüntü ve kaygı dolu fani, geçici bir dünya olmasaydı ve eğer cennet bir ödül yeri, kötülüklere, çirkinliklere karşı bir sığınak olmasaydı, sevgiliyle birleşmenin (verdiği) katıksız mutluluk, hiç bir şeyin bulandıramayacağı dupduru, saf, kesinlikle üzüntü ve kederin yaklaşmadığı, dileklerin tamamlandığı, umutların son sınıra vardığı bir gönül şenliği olduğunu kolaylıkla söyleyebilirdik. Gerçi aşığın kalbinde aşk ateşi devamlı yanar. Ne yağmurdan sonra bitkilerin çıtır çıtır büyüyüşü, ne ilk yazda kara bulutların kaybolmasından sonra çiçeklerin parlaklığı, ne yemyeşil bahçelerle çevrili bembeyaz sarayların zarafeti güzel huylu, iyi karakterli, nitelikleri güzellikte ahengini bulan bir sevgiliyle kavuşmaktan daha güzeldir. En beliğ insanlar bu sevinci tasvir etmekten acizdir; tadını anlatamazlar. O durum gönülleri şaşkına çevirir, zekaları durdurur...(s.135)
.
.

Hiç yorum yok:

LinkWithin

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...

The Reflection Cafe

Site İstatistikleri

Locations of visitors to this page

 

Toplam Sayfa Görüntüleme Sayısı