5 Mart 2014 Çarşamba

Türk Kültüründe Bahçe

İlkden Tazebay & Nevin Akpınar
Ankara Üniversitesi / Bilig Dergisi, 2010

Özet: Bahçe tarih boyunca, insanlar tarafından paylaşılan ve gelecek kuşaklara aktarılan semboller sistemi olarak tanımlanan kültürün mekâna yansımasının bir sonucu olarak biçimlenmiştir. Tarih ve kültür birikiminin günümüze ulaşmasını sağlayan ve özgün değerlere sahip olan Türk bahçelerinin korunması, sürdürülebilirliğinin sağlanması ve günümüzde bu niteliklere sahip bahçelerin oluşturulması, millet bilincinin gelecek kuşaklara aktarılmasını sağlayacaktır. Bu amaçla; kültür kavramı ve Türk kültürünün özellikleri ile Türk bahçe sanatı ilişkilendirilmiş, Türk bahçesinin genel özellikleri özetlenerek bu mekânların korunmasının gerekliliği vurgulanmıştır. 

Kültür Kavramı ve Türk Kültürünün Genel Özellikleri 

Kültür kavramının bilgi birikimi ve yaklaşım farklılıkları nedeniyle çok çeşitli tanımları olduğu bilinmektedir. Ancak, bu tanımlar içinde aralarındaki farkın önemli olduğu iki ana tanım kümesi vardır: bunlardan birincisi kültürü maddi ve manevi ögeleriyle bir bütün olarak gören ve her iki türlü ögenin kültürün niteliğini belirlemede çok önemli olduğunu kabul eden tanımlar kümesidir. İkinci tanım kümesi ise, kültürün yalnızca manevi ögelerden kurulu olduğu anlayışı üzerine dayalıdır (Ozankaya 1992: 217). 

Kolay saptanamayan ve değişimleri kolay izlenemeyen değerleri ve yaklaşımları içeren manevi kültür; bir toplumu diğerinden ayırmaya yarayan örf ve adetleri, sanatsal, ahlaki ve etik değerleri, inançları ve sosyal birikimleri içerir. Maddi kültür ise; toplumun ve bireylerin oluşturduğu somut eserlerdir ve manevi kültürün uygulama halinde maddi ögelere yansımasıdır. Maddi ve manevi kültür arasında ayrılmaz bir bağ ve karşılıklı etkileşimli bir ilişki vardır.

...

Tarihsel Süreçte Türk Bahçesi ve Kültürel Etkileşim 

Tarihsel süreç içinde tüm güzel sanatlar ve mimari eserlerin oluşumunu etkileyen kültür, Türk bahçe sanatının da önemli bir belirleyicisi olmuştur. Toplumsal olaylardan felsefi ve dini yaklaşımlara kadar çeşitli akımlardan etkilenen bahçe olgusu ve bitki kullanımı, somut bir kültürel bileşendir. 

Türk bahçesi, binlerce yıl içinde çeşitli kültürlerin ve coğrafyanın etkilemesi sonucu oluşmuş bir yapıdır. “Gezginliğinin sonucu olarak, Türklerin doğa kavramı bahçe sınırları içinde kalmamış; ovalar, ırmaklar ve dağlar ölçeğinde düşünülmüştür. Göçebe gelenekleri olan ve geçimini kurak yerlerden sağlamış bir milletin toprağı hem sürekli, hem de salt zevk için düzenleme kavramını ancak devletin yerleştiğine ve koruyucu kudretine mutlak inancının yer edişinden sonra benimsemiş olması çok doğaldır. Orta Asya’daki Türk kültürünün önemli izlerinden biri olarak, Semerkand’ı saran park ve bahçelerin varlığı bilinmektedir. Genellikle Orta Asya’nın ortak bir bahçecilik kavramı geliştirdiği düşünülürse; en eski Türk bahçelerinin özelliklerini İran, Çin ve Hint bahçelerinde aramak olasıdır. Ayrıca Hindistan’da Türk İmparatorlarınca yaptırılmış ve hala genel özelliklerini kaybetmemiş bahçeler vardır” (Aslanoğlu Evyapan 1972: 9-11). ... 

...

Türk Bahçelerinin Genel Özellikleri 

Türk bahçeleri; Türk kültürünün binlerce yıllık birikimi, kültürel, coğrafi, felsefi, dini etkileşimlerin ve inançların bir ürünüdür. 

Türk bahçe sanatında genel bir değerlendirme ile işlevsel ve mimari bakımdan birbirlerinden tamamen farklı iki bahçe tipinden söz etmek mümkündür. Birinci tip; dış bahçe ve doğa ile bütünleşen büyük ölçekli bahçeler, mesire yerleri ve benzeri alanlar, ikinci tip ise; iç bahçe ve mimari ile bütünleşen içe dönük ev, konak ve saray bahçeleridir.

Bu kapsamda Türk bahçelerinin genel özellikleri aşağıdaki gibi özetlenebilir:

 • Doğa ile uyumlu bahçeler, doğaya saygı ve en az müdahale bahçeyi biçimlendiren temel anlayıştır. Tasarımda sadelik ön plandadır. 

• Türk kültüründe maneviyat ve ögeye anlam yükleme, Türk bahçesinin ayırıcı bir özelliğidir. 

• Göçebe yaşantısının bir kalıntısı olarak dış mekânda yaşamaya büyük önem verilmiştir. Bu nedenle en küçük konuttan saraylara kadar yapılan yer seçiminde öncelikle arazinin genel konumuna, eğimine ve manzarasına dikkat edilmiştir (Aslanoğlu Evyapan 1972: 9-11). 

• Aksa dayalı planlara genellikle iç bahçelerde rastlanır. Diğer bahçelerde kesin bir aks yoktur ve doğaya yakın düzenleme esastır. 

• Var olan akslar çok sayıda ve yumuşatılmıştır (Aslanoğlu Evyapan 1974: 44-47). 

• Setler ve sofalar arazi düzenleme zorunluluğundan doğmuş biçimlerdir. Bu zorunluluğun olmadığı alanlarda arazi doğal biçimi ile korunmuştur. 

• İç bahçelerin ev ile yakınlıkları en fazla dikkat çeken özelliklerindendir. Bu özellik ev ile bahçenin bir bütün olarak kabul edildiği ve bahçenin sanki açık havada zaman geçirmeye ayrılmış bir ev bölümü sayıldığını göstermektedir.

 ...


Hiç yorum yok:

LinkWithin

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...

The Reflection Cafe

Site İstatistikleri

Locations of visitors to this page

 

Toplam Sayfa Görüntüleme Sayısı